Kayıtlar

Resim
-Aralık ayında araya seyahat girdi burası boş kaldı.Ama yeni yılda burayı boşlamamayı kafama koydum. Hadi bakalım. -Yeni yıldan biraz çekiniyordum ne yalan söyleyeyim. Çünkü 2025 Ocak başında yeni şirketimi kurmayı tasarlamıştım ve bu konuda her şey muallaktaydı, koca bir sis perdesinin ardından bakıyordum bu işlere. Bugün 3 Ocak ve sis perdesi dağılmaya başladı. Tam olarak önümde bir plan olmasa da, biraz yoğurmak istediğim hamur elime gelmeye, toplaşmaya başladı. Bunu nasıl başardım diye sorarsan, günlük usulü: yazarak her zaman daha berrak düşünüyorum. Kalem kağıtla, plan program ve günlük defterime açık açık yazarak. Takıldığım yerlerde Yapay Zeka'ya danışıyorum. - Piyanoda yeni bir parça buldum üzerinde çalışılacak: Bach Do majör Prelüd. Youtube'da üstüne bir öğretme videosu buldum oldukça basitleştirmiş. Notalardan yola çıkınca yine de zorluyor ama video açıklamalı öğretiyor. Piyano hocasına sorduğumda "henüz çok erken" dedi. Belki de onu şaşırtırım? Zaten son d...
Resim
  - yeni post için yazı biriktirmeye başlayalım: Everest'e dosya gönderdim. Dosyanızı değerlendirmeye aldık diye cevap geldi. Şükürler olsun. Ve bekleme süresi sadece 3 aymış. Daha ne isterim? - hikaye anlatmada beni ustalaştırabilecek bir alıştırma keşfettim: her günün sonunda, o günün en hikayeleşebilecek anısını yazmak. Bunu yapabilecek miyim bilmiyorum ama yapsam muhteşem olurdu. Belki de tam tersine ipe sapa gelmez bir sürü önemsiz ayrıntı birikintisi, en sonunda çöpü boylayacak. Denemeden bilemezsin ve bu denemeye değer diyorum. - günün dahiyane fikri: bir anda ilham geldi ve GPT'ye feci bir soru sordum. " Hakkımda bildiklerinden yola çıkarak, hayatımı daha ilgi çekici hale getirecek on madde say, istediğin ek soruları sorabilirsin ". Offf. Çağan Irmak'la ilgili çılgın hayalimi hatırlayıp, onu gerçekleştirebilmek için kısa bir film çekip onu festivallere sunmak mı, Venedik temalı tasarım koleksiyonu hazırlamak mı, yazımı uluslararası düzeye çıkarmak için ulu...
Resim
- aslında gün çok erken ve sevimsiz başlamıştı, aç karnıma hastaneye gittim kan vermeye. Fakat sonrası muhteşem oldu.  - harika bir gece geçirdim, çoktandır böyle eğlenmemiştim hem de hiç tanımadığım insanlarla. Özetle bir barda düzenlenen bilgi yarışması ama gruplu, eğer ekürinle gelemiyorsan, mekanda seni bir gruba dahil ediyorlar. Ve çok güzel bir gruba denk geldim. Güzel insanlarla tanıştım. Rutinimden çıktım. On dakika kala gelmiştim aslında tek tük insanlar vardı, önce eyvah yandı bu gece diye düşündüm on dakika sonra mekan bir doldu, zor sığdık. Grubun adını                       ben koydum: ketchup stars. - bugün ayrıca kişisel bakımım için bir konuda dışa bağımlılığımdan kurtuldum, ayrıntısını sorma, ama randevusuydu, yetişmesiydi boş muhabbetine maruz kalmasıydı diye beni geren olayı toplam beş dakikadan kısa zamanda evde kolayca hallettim. Çok büyük özgürlük, zaman kârı ve de bakımlı bakımlı gezmesi de bonu...
Resim
Bugüne damgasını vuranlardan #1: Eren'le girdiğimiz iddiayı kazanıp Baylan'da kup griye eşliğinde muhabbet keyfimiz. Neler kaynattık neler. Bugüne damgasını vuranlardan #2: saçımı neredeyse bir karışa yakın kestirmem. Kabarık kuruttum ve sonuca ba-yıl-dım.  Bugüne damgasını vuranlardan #3: bugün Eçmiadzin'den aldığımız kilise tütsüsünü ikinci denemede kömüre koyup yakabildiğim gün. Beni değişik düşüncelere sevk etti. Evet. Ruhlu ve ferahlamalı birtakım düşünceler. Yarın da bir posta yakmayı düşünüyorum. 
Resim
Hala yağıyor mu bilmiyorum. Dinmiş olabilir. Gök gürledi birkaç saat önce. AVM den çıktığımda bulutlar kapkara birikmişti. Suadiye'ye gitmekten vazgeçtim o yüzden. Bir de yorgundum. Paketlerim ağırdı. Eve attım kendimi.  Aklımda dopamin döngüsü, ve bir tanıdığın facebook'ta yazdığı komplo teorimsi fakat dibine kadar içine saplandığım acı gerçek: tv nin yerini internetin aldığı. Aslında o başka başka şeyler de söylüyordu. Beni ilgilendiren kısmı bu internetin ve lanet kişisel istatistiklerin yarattığı haz ve bağımlılık.  Yeni bir yayınevi buldum. Daha doğrusu reklamını görüp baktım: Odessa yayınevi. Parayla basmıyorlar süsü verip, seni kandırıyor da olabilirler. Ama en azından dağıtım kanalları var. Onları da kontrol etmem gerek. Gerçekten var mı? Ve dahası etkili mi. Kapakları berbat. Ama o kadar çok bastırmak istiyorum ki. Beş ay daha beklerim sonra da Odessa'ya başvururum. Bugünün önemli işlerini hallettim. Alışveriş. Büyük ve aklımda yer tutan bir kalemdi. Aldıklarım içi...
Resim
Zaman nasıl da geçip gitmiş. Ekim ayına kadar güncelleyememişim burayı. Taslakta 3 gönderimlik malzeme var ama hepsi de bayatladı zamanla: Nisan, Mayıs ve Haziran'da birer taslak kaydı. Temmuz'da seyahat. Ağustos'ta kendime gelmeye çalışma. Eylül'de romanı yayınevine gönderme derken, Ekim'e geldik işte.   Birkaç gün sonra bu blog bir yaşını dolduracak. Kaç? 6 gün sonra. 2005'te yazmaya başladığım ilk bloguma da senenin bu zamanlarında başlamıştım. Ekim'in ikinci-üçüncü haftası yaklaşık olarak. Bu sene yeniden müzik var hayatımda. Piyano dersinin yanı sıra nota okuma dersine katıldım. İkinci dönem armoniye yazılmaya niyetliyim bakalım. Aslında şu çılgın tempo beni yoruyor. Ama müzik işte. O kadar çok istiyorum ki. Bugün Can yayınlarını tekrar aradım. Yok illa sordurtmuyorlar. Tek istediğim "evet elimize geçti" demeleri. Demiyorlar. Onun yerine "sistemimize mutlaka düşmüştür, altı ay bekleyeceksiniz" diyorlar. Çok rahatlatıcı. Peh. Haftaya ...
Resim
-  Amazon'dan satın aldığım brush-markerlar dünya turuna çıkmış gibiler. Avustralya'dan Almanya'ya bir anda ulaştılar. Fakat şimdi önce Münih sonra Hannover oradan Köln'ün oralara yol almış gözüküyorlar. Şuralardan el sallamak istiyorum. Huuuuu, buradayım burada! Yanlış tarafa gidiyorsunuz! - Bir an evvel işimi kurmak istiyorum. Ama önce romanın bitmesi gerek. Niye kendime böyle şartlar/engeller koyuyorum? Niye her heveslendiğim işin peşine düşüyorum? Güzel hayallerim var fakat: kendi kırtasiye markamı yaratmak istiyorum. Süslü püslü kalemler üreteyim istiyorum. Washi-tape'ler, defterler, transfer kağıtları, kalem kutular, motifli kağıt desteleri, çıkartmalar. Fakat ana üretim birimi yüzey tasarımı olacak. Ah...Belki kalemlerin ucundan sarkacak plastik süslerin de numunesini polimer kilden yaparım? Minik filler, kediler, yıldızlar, uğur böcekleri, çiçekler, arılar. - Turşu suyunu sakladım, içine havuç salatalık ve lahana doğradım. Saklama kabında buzdolabında bekliy...