Ayacıkların artık üşümesi. Üşüyen ayacıklara çorap giymek. O kavurucu yazdan sonra büyük keyif. Yaşasın sonbahar.



Acur turşusundan artan suyu dökeceğime yeniden salatalık ve alabaş doğradım içine geceden. Bu öğlen tabii ki tam olmamıştı ama yine de biraz tadı geçmişti. Yaşasın sonsuz turşu. 



Akşam canım limonlu kek çekti. Tek yumurta ile 1/3 ölçülerde iki güveç kabına paylaştırarak yaptım. Kafeinsiz sütlü kahve ile çok güzel gidiyor. Yaşasın evi saran limonlu kek kokusu.



Güzel bir jazz buldum kendime. Geceleyin seviyorum, evin ortamına renk katıyor. Loş salon ışıklarımla uyumlu. Hmm bu gece ne okusam? Ekaterina Atalık'ın satranç açılış kitabı duruyor masanın üstünde ne zamandır.



Yorumlar

  1. Yaaa bayıldım o çoraplı ayaklara. Bir de şöyle ayakları uzatıp kitap okurken, ince bir battaniye örtmeyi de çok severim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hihihi <3 evet sıcak tutan bir şeylere kolay erişim başlıbaşına bir keyif.

      Sil
  2. Turşu suyunu ben de tekrar başka bir cins turşu için kullanırım genelde, neden boşa gitsin mis gibi mayalanmış zaten. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bence içmen için koyuyor turşucu ya da turşuları korumak için. Genelde ben dökerdim. Ama tekrar içine birşeyler koymak çok işime geldi.

      Sil
  3. Ben hiç özlemedim daha çorap giymeyi ama tabi önce ayaklar üşüyor. Neyse imdadıma Afrikadan yine yeniden gelen sıcacıklar yetişti.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ay evet ya, yeniden ısındı ama en azından yaz gibi bunaltıcı değil, ılık.

      Sil

Yorum Gönder

Bir şey söyliycem...

Bu blogdaki popüler yayınlar